13 Şubat 2014 Perşembe

Beyoğlu'nun En Güzel Abisi - Ahmet Ümit

Kitabın İçeriği:

Yılbaşı gecesi işlenen bir cinayet... Tarlabaşının arka sokaklarında bulunan bir erkek cesedi. Öldürülmüş erkeklerin en yakışıklısı, belki de en kötüsü. Karanlık sırların ortaya çıkardığı utanç verici bir gerçek. Gururlarının kurbanı olmuş erkekler, onların hayatlarını yaşamak zorunda olan kadınlar. Bu cinayetler yatağında, bu kötülükler bahçesinde, bu insan eti satılan can pazarında masumiyetini korumaya çalışan bir adam. Bir zamanlar İstanbulun en gözde yeri olan Beyoğlunun hazin hikâyesi. 

Karanlık... Soğuk havayla iyice ağırlaşan bir karanlık. Uzaklardan şarkılar geliyor kulağına, neşeli kadın çığlıkları, ayarını yitirmiş sarhoş naraları, biri küfrediyor belki ana avrat, belki ağlıyor biri hıçkıra hıçkıra, belki biri sessizce ölüyor bu gürültünün, bu hengâmenin ortasında. Umurunda değil. Hepsinden sıyrılmış, sadece öfke... 

Nereye gittiğini bilmeden yürüyor, nefret tarafından kuşatılmış olarak. Kıskançlık denen o canavar, çelikten pençesine almış yüreğini, habire sıkıyor. "Kadınlar," diyor bir ses zihninin derinliklerinden... "Kadınlar, onlarla oynayamazsın... Oynadığını zannedersin ama bir de bakmışsın, asıl oyuncak sen olmuşsun." Hayatına giren kadınların yüzleri beliriyor sokağın zemininde. Birer birer düşüyor görüntüleri ayaklarının dibine. Hepsinin boynu bükük, hepsinin gözlerinde keder. Hepsi üzgün... Aldırmıyor, bir su birikintisiymiş gibi basıp geçiyor üzerlerinden ama yeniden düşüyor görüntüler zemine. "Kadınlar," diyor o ses yine, "Kadınlardan asla kurtulamazsın, hayaletleri hayatın boyunca seni takip eder."
(Tanıtım Bülteninden)



Sayfa Sayısı: 418
Baskı Yılı: 2014
Dili: Türkçe
Yayınevi: Everest Yayınları

Mihmandar - İskender Pala

Kitabın İçeriği:

"Peygamberin mihmandârı! Bir arzun varsa yapayım. Bir vasiyetin varsa yerine getireyim!"

"Ey Emîr! Sakın Allahın dinini bozma, müminler arasına fitne girmesine müsaade etme. Askere adalet ile muamele eyle ve düşman karşısında can kaygusu çekme. Bana gelince, senden ve senin ait olduğun şu dünyadan hiçbir şey istemediğimi bil ve herkese böylece ilan et. Şurada can oynatan cengâverlerden son arzum odur ki Azrail (a.s) bize uğradıktan sonra naşımı Konstantiniyye surlarına yakın götürsünler. O gün savaş hattı nerede oluşursa, bedenimi o noktaya kadar taşısınlar ve orada, savaşan mücahitlerin arasında beni defneylesinler. Ta ki atlarımızın ayakları bedenimi çiğnemiş olsun, Bizans dokunamasın. Ayrıca, eğer yapabiliyorlarsa, cenazemi kendi atımın arkasında bir sedyeye bağlayıp taşısınlar. Tıpkı Kutlu Nebiyi getiren Kusvânın Medinede bizim hanemizi bulduğu gibi o da benim için nereye gideceğini ve nerede duracağını bulacaktır."
(Tanıtım Bülteninden)



Sayfa Sayısı: 400
Baskı Yılı: 2014
Dili: Türkçe
Yayınevi: Kapı Yayınları

Galiz Kahraman - İhsan Oktay Anar

Kitabın İçeriği:

"Bütün zamanların kahramanı olan bir insanın hikayesidir bu. O hem herkes hem de hiç kimsedir. Dünyadan alacağını tahsil etmeye gelmiştir. Çünkü, Tanrı dahil herkesin ona borcu vardır. Vebaline girilen tüyü bitmedik yetim işte odur. Kadim zamanlardan beri hakkı yendiğine göre, sonlu ama sınırsız bir evrenin engin ve derin merkezi insan olmanın, "olmasa da olur" halini icrâ etmesinde hiçbir sakınca yoktur. Romantik bir insafsızlığın bakir tacizcisi olmak sonuna kadar hakkıdır. Sıradanlığın üst insanıdır o. Asilliğiyle asilleşememesi umrunda bile değildir. Onun umrunda olan tek şey, sadece ve sadece kendini algılamak, kendi küçük âlemine sığan kainatı kabul etmektir. Çünkü bilmektedir ki, gerçek bilgelik de zaten budur."
(Tanıtım Bülteninden)



Sayfa Sayısı: 192
Baskı Yılı: 2014
Dili: Türkçe
Yayınevi: İletişim Yayıncılık

İstanbul Kırmızısı - Ferzan Özpetek

Kitabın İçeriği:

Ferzan Özpetek, doğup büyüdüğü şehir olan İstanbulu yıllardır uzaktan gözlemliyor. Bu sevginin ve hüznün romanı olan İstanbul Kırmızısı, sanatçının sinema eğitimi için İtalyaya gidişine kadarki İstanbul yaşantısından izler taşıyor. Mesafelerle ölçülebilen uzaklığın kişiyi bir şehre ait olmaktan alıkoyamayacağını, önemli olanın şehirde yaşamak değil, şehri yaşatmak olduğunu gösteriyor.

Filmleriyle tüm dünyada adından söz ettiren Ferzan Özpetek, romancılıkta da bir o kadar iddialı.
(Tanıtım Bülteninden)



Sayfa Sayısı: 144
Baskı Yılı: 2014
Dili: Türkçe
Yayınevi: Can Yayınları

Sabah Uykum - Ahmet Batman

Kitabın İçeriği:

Belki bir kitabın aynı sayfasında ağlamışızdır. İşte bu haberimiz olmadığı halde dünyanın en güzel karşılaşması olabilir. 

Ben anlam veremiyorum yani neden bittiğine değil madem bitecekti neden bu kadar hevesli başladık? Ben ikimizdeki bu hevese anlam veremiyorum. Ne oldu bize bilmiyorum ama iyi şeyler olmadığını çok iyi biliyorum. Ya çok yanlış zamanda karşılaştık ya da hiç karşılaşmaması gereken iki insandık. Biz neydik bilmiyorum. Sevgili desem değil, aşık desem değil bildiğin rastlantıydık işte ondan öte gidemedik.
(Tanıtım Bülteninden)


Ciltsiz (Karton Kapak): 

Sayfa Sayısı: 224
Baskı Yılı: 2013

Soğuk Kahve - Ahmet Batman

Kitabın İçeriği:

Sıcacık bir kahveden yükselen güzel kokular eşliğinde keyifli bir okuma vaat ediyor Soğuk Kahve.

İronik ve mizahi olduğu kadar keskin bir dil. Belki de çoğumuzun gündelik hayatında olan konuları anlatırken sizi ters köşeden bir bakış açısına yatırıp golü ustalıkla atıyor. Hınzır bir zekânın ürünü olan cümleleri sizi gülerken duygulandıracak, çoğu zamansa hayretler içinde bırakacak. 
Kahraman Tazeoğlu

Batman kendi deyimiyle numune bir adam. En azından yazdıkları öyle. Kolay kolay kimseden duyamayacağınız, cesaret isteyen şeyleri açıkyüreklilikle söylüyor okura. Özellikle kadın erkek ilişkilerinin üzerindeki pembe tozu üfleyip altında yatan siyahları ve beyazları soğukkanlılıkla gösteriyor. Ne her erkek bir Romeo, ne de her kadın bir Juliet.
Ertürk Akşun

Topuklu ayakkabı mı yoksa ben mi?

Bir kadını zorlayan bir soru olabilir.

Çikolata mı ben mi? sorusu kadar olmasa da zorlar.

Sizler topuklu ayakkabısı ayaklarını vuran kadınlarsınız.

Topuklarınızın altında kâğıt mendiller var.

Bazılarınızın gözyaşlarını silen mendiller işte, yabancı değiller.

O mendiller hep canınızın yandığı yerlerde...

Çok adisiniz pembe rujlar, çekici kılıyorsunuz dudakları.


Ciltsiz (Karton Kapak): 

Sayfa Sayısı: 224

Baskı Yılı: 2013

Ve Dağlar Yankılandı - Khaled Housseini

Kitabın İçeriği:

Gece vakti, çölü bir el arabasını çekerek geçen bir baba. Arabanın içinde annesiz iki çocuk; iki kardeş; biri kız, biri erkek. Küçük Peri için ağabeyi Abdullah, ağabeyden çok öte. On yaşındaki Abdullaha sorsanız Peri, her şey demek. Köylerinden Kâbile varmak için çıktıkları yolculuğun sonunda aileyi yürek parçalayıcı bir son bekliyor. Fakat aslında bu bir son değil... Kardeşlerin başlarına gelenler -yakın ya da uzak- ilişki kurdukları tüm insanların hayatlarında nesiller boyu yankılanacak... 

Hayat farklı aileleri sevgi ve fedakârlık, ihanet ve sadakat gibi ortak duygularla sınarken, karakterlerin başlarına gelenler ve yaptıkları seçimler, kitabın her biri ayrı bir renk ve lezzet taşıyan katmanlarını oluşturuyor. Afganistanın küçük bir köyünde doğan ve okuru Kâbilden Parise, San Franciscodan Tinos adasına taşıyan bu öykü, her sayfada renklenip güçleniyor. 

Ve Dağlar Yankılandı, bizi biz yapan değerler üzerine düşündüren, ustalıkla yazıldığını her bölümde yeniden kanıtlayan, büyüleyici bir roman. Uçurtma Avcısı ve Bin Muhteşem Güneş ile dünya çapında sevilen bir yazar olan Khaled Hosseininin yazarlığında bir dönüm noktası.
(Tanıtım Bülteninden)



Sayfa Sayısı: 424
Baskı Yılı: 2014
Dili: Türkçe
Yayınevi: Everest Yayınları

Bana Allah Yeter - Uğur Koşar

Kitabın İçeriği:

Seni terk eden insanlar olacaktır, bırak hepsi terk etsin,
insan dünyadan uzaklaştıkça Rabbine yakınlaşır.
Onun dostluğu ile yeniden doğar...

Bir insan yüreğini üşütüyorsa üzülme, 
Allah oraya rahmetini bırakır 
sıcacık eder. Sen yeter ki 
kapını açık tut!...

Sen gözyaşını bir elinle silerken
melekler sırtını sıvazlar ve der ki;
üzülme Hak teala senin hakkını ahretinde
kendi verecek...

O halde de ki; Bana Allah Yeter 
(Tanıtım Bülteninden)


Ciltsiz (Karton Kapak): 

Sayfa Sayısı: 184

Baskı Yılı: 2014

Bukre -Kahraman Tazeoğlu

Kitabın İçeriği:

Güzellik, bakmayı bilen gözdedir sevgilim. Artık kendime layık olanı seçebiliyorum sayende. Bir insanın gözlerine bakıp, kalbini görebiliyorum her seferinde. Eskisi gibi değilim. Neden mi senden çok daha öndeyim? Herkesin dünyası kendi gördüğü kadardır sevgilim. Sen önüne bakarken, ben uzakları ezberledim. Sen olup bitenlerle ilgilenirken, ben olmayanın izindeydim. 

Çivi çiviyi sökermiş, yalnızlığı kanatan hüzünlü şarkılar, yalnızlığa iyi gelirmiş. İşte ben bu şekilde hayata karşı direndim. Keşke bana akıl vereceğine, aklımı alacak kadar beni sevseydin. Ben, bir çocukluk edip büyüdüm işte! Sen büyümüşsün ama doğmamışsın bile. Ben, senin doğrundum sevgili. Ötekiler gelip geçerdi. Sen doğru olanı değil, geçerli olanı seçtin. Terk etmek kazanan olmaya yeter zannettin. 

Bana, bir veba busesi bırakıp gittin; bak şimdi yerini başkaları aldı. Bu aşkın vebası sende, busesi bende kaldı. Seçtiğin yolda sana mutluluklar diliyorum. Unutmak alışmaktır. Unutursun demiyorum… Ama alışacaksın biliyorum.
(Tanıtım Bülteninden)


Ciltsiz (Karton Kapak): 

Sayfa Sayısı: 304

Baskı Yılı: 2013

Bir Tarihçinin Gezileri - İlber Ortaylı

Kitabın İçeriği:

Çok gezen mi daha iyi bilir, yoksa çok okuyan mı? Peki ya bir yandan okurken diğer yandan da gezme imkânı bulanlar? Küçük bir bavul ve rehber kitaplarıyla Orta Asyadan Avrupaya, Kafkaslardan Ortadoğuya 45 yıldır gezen "seyyah" İlber Ortaylıya eşlik etmek isterseniz İlber Ortaylı Seyahatnamesi tam size göre... 

Türklerin özlemini çeken Hayfadan "Muhteşem Osmanlı İmparatorluğu" sergisinin yapıldığı Japonyaya; Karlofça Antlaşmasının imzalandığı ve bir daha Türklerin girmemesi için kapıların örüldüğü Sırbistandan Türkiye tarihinin önemli dönüm noktalarının yaşandığı Şama; 19. yüzyıl Kafkasyasından kovulan halkların Osmanlı tarafından yerleştirildiği Ürdünden dünyanın en orijinal müzelerine sahip İrana; her köşesi tarih olan St. Petersburgtan Orta Asya medeniyetini gözler önüne seren Buharaya; coğrafi konumu, mimari güzellikleriyle gezip görmeye değer ve her birinde Osmanlı Balkanlarının trajik bir sahifesi yatan Tuna kalelerinden etnik bakımdan renkli olması hasebiyle "karışık dondurma" denilen Makedonyaya; Balkanlarda Osmanlı dönemini en çok yaşatan Prizrenden en iyi muhafaza edilen Türk halılarına sahip Erdel kiliselerine; yıllarca savaş halinde olmamıza rağmen kültürümüzden etkilenen eski Avusturyadan tarihinde Mustafa Kemal gibi büyük komutanlar yetiştiren Selanike, bir ucu Türkiyeye bir ucu Britanya adalarına uzanan, medeniyetin merkezi Romadan arşivleri ve müzeleriyle meşhur Vatikana; Otrantodan Venedike; Estonyadan Ukraynaya; Japonyadan Singapura, Louvre Müzesinden British Museuma muhteşem bir yolculuk...

"Seyahat etmek benim gençliğimden, hatta ta çocukluğumdan beri heyecanlandığım bir uğraştır. Görmek, harita üzerinde tespit ettiğim yerlere gitmek, coğrafya öğrenimimde benim için vazgeçilmezdir. Türkiye gibi önemli bir coğrafyayı ve tarih alanını öğrenmek için onun kuzeyindeki Güney Rusya ve Kafkasya, doğusundaki İran ve Hindistan, güneyindeki Suriye, Filistin ve Mezopotamyanın yanı sıra Balkanları ve Akdeniz ülkelerini anlamak da kaçınılmazdır."
İlber Ortaylı



Sayfa Sayısı: 304
Baskı Yılı: 2013
Dili: Türkçe
Yayınevi: Timaş Basım

Hayal - Ayşe Kulin

Kitabın İçeriği:


Ayşe Kulin, Dönüşün ardından yeni kitabı Hayalde 1983ten bu yana yaşamında yer alan renkli olaylara ve ilginç anekdotlara yer veriyor. Bu kitapta yazarlık hayaliyle başlayan bir yaşamın günümüze uzanan renkli görüntüleri yer alıyor. Özgün çizimlerle desteklenmiş olan Hayal aynı zamanda Kulinin günümüze uzanan yazarlık serüveninin de bir öyküsü…

Ünlü işadamı Asil Nadirden reklamcı Tunca Yöndere; halkla ilişkiler alanının duayeni Betûl Mardinden Rahmi Koça kadar iş, yayın, siyaset dünyasından pek çok tanınmış ismin yer aldığı kitap Yahya Kemal Beyatlının "İnsan âlemde hayal ettiği müddetçe yaşar" sözleriyle başlıyor.

Hayal, Kulinin bir umuduyla son buluyor: "Bu dünyada var olduğum sürece hayal kurmaktan vazgeçmeyeceğim. Okurlarımla daha nice hayalde buluşmak üzere!"
(Tanıtım Bülteninden)



Sayfa Sayısı: 360
Baskı Yılı: 2014
Dili: Türkçe
Yayınevi: Remzi Kitabevi

11 Şubat 2014 Salı

Suçlamalara Karşı Gerçekler - İlker Başbuğ

Kitabın İçeriği:

Türkiye Cumhuriyeti 26. Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, 13. Ağır Ceza Mahkemesinde savunma yapmayı reddetmiştir.

Çünkü Cumhuriyet tarihinde ilk kez bir Genelkurmay Başkanı görevi başında iken terör örgütü yönetmekle suçlanmıştır.

Bu tarihi süreçte yargı, aldığı kararlarla sınıfta kaldı.
Siyaset, sadece konuşarak ve seyrederek sınıfta kaldı.
Medya, gerçeklere dokunmaktan çekinerek sınıfta kaldı.
Türk silahlı kuvvetleri, muvazzafı ve emeklisiyle silah arkadaşlığına vefasızlık göstererek sınıfta kaldı.
Cezaevlerinde bulunanlar ise aileleri ve sevenleriyle hep dimdik ayakta kaldılar.
Ne eğildiler ne de büküldüler.

İlker Başbuğ, bu kitapta iki yıldır şahsına ve Türk silahlı kuvvetlerine yöneltilen suçlamalara yanıt vererek savunmasını Türk milletinin takdirine sunuyor.
(Tanıtım Bülteninden)



Sayfa Sayısı: 312
Baskı Yılı: 2013
Dili: Türkçe
Yayınevi: Kaynak Yayınları

5 Şubat 2014 Çarşamba

Ustam ve Ben - Elif Şafak

Kitabın İçeriği: 

Tarihimizin en önemli ve çalkantılı dönemlerinden biri olan 16. yüzyılda İstanbul… Hindistan’dan gelen beyaz bir fil ve onun sırlarla dolu bakıcısı: Çota ile Cihan. Filbaz aynı zamanda bir üstadın çırağı. Ustası ise Sinan. Bu toprakların yetiştirdiği en büyük mimar.Elif Şafak’ın muazzam hayal gücü ve zengin diliyle Osmanlı tarihinin derinliklerine doğru şaşırtıcı bir yolculuğa çıkıyoruz. Karşılıksız bir aşk, iktidar kavgaları, yobazlığın ortasında yeşeren sanat ve beklenmedik bir ihanet… Bir tarafta bilime ve öğrenmeye inananlar, bir tarafta gelişmeyi durduranlar...Ustam ve Ben, tarihi kişiliklerin, camilerin, kütüphanelerin, türbelerin, köprülerin resmigeçit yaptığı, rengârenk, canlı, sürprizlerle dolu bir dönem hikâyesi… Öyle bir hayal dünyası ki içindeki konular ve tartışmalar günümüze dair de çok şey söylüyor. Uzun süre hafızalardan silinmeyecek, çok konuşulacak bir roman. “İstanbul dediğin unutkanlıklar şehri. Orada her şey suya yazılmış. Ustamın eserleri hariç, onunkiler taşa kazınmış. O taşlardan birine bir sır sakladık. Çok zaman geçti üzerinden, nice alametler birikti ama hâlâ orada olmalı, bıraktığımız noktada. Bilmem bulan çıkar mı? Bulsa bile anlar mı? Ustamdan geriye kalan yüzlerce eserden ve binlerce, binlerce taştan bir tanesi var ki, altında gizli Arzın Merkezi.”

Hayvan Çiftliği - George Orwell

Kitap İçeriği :

İngiliz yazar George Orwell, ülkemizde daha çok Bin Dokuz Yüz Seksen Dört adlı kitabıyla tanınır. Hayvan Çiftliği, onun çağdaş klasikler arasına girmiş bir diğer çok ünlü eseridir. 1940'lardaki "reel sos­yalizm"in eleştirisi olan bu roman, dünya edebiyatında yergi türünün başyapıtlarından biri olarak kabul edilir. 

Hayvan Çiftliği'nin başkişileri hayvanlardır. Bir çiftlikte yaşayan hayvanlar, kendilerini sömüren insanlara başkaldırıp çiftliğin yönetimini ele geçirir. Amaçları daha eşitlikçi bir topluluk oluşturmaktır. Aralarında en akıllı olan domuzlar, kısa sürede önder bir takım oluşturur; ama devrimi de yine onlar yolundan saptırır. Ne yazık ki insanlardan daha baskıcı, daha acımasız bir diktatörlük kurulmuştur artık. George Orwell, bu romanında tarihsel bir gerçeği eleştirmektedir. Romandaki önder domuzun, düpedüz Stalin'i simgelediği açıktır. Diğer kahramanlar gerçek kişileri çağrıştırmasalar da, bir diktatörlük ortamında olabilecek kişilerdir. 

Altbaşlığı Bir Peri Masalı olan Hayvan Çiftliği, bir masal anlatımıyla yazılmıştır; ama küçükleri eğlendirecek bir peri masalı değil, çarpıcı bir politik taşlamadır.

Mit'in Gizli Tarihi - Tuncay Özkan

Bilginin güç demek olduğunu keşfeden insanoğlu, tarih boyunca bilgiye ulaşabilmenin, gizli yi öğrenmenin yollarını aramıştır ve aramaktadır. Bu nedenle, dünyanın en eski mesleklerinden birini oluşturmuştur: İstihbarat, yani haber alma faaliyeti...
Bu kitap, Türkiyede hakkında en çok soru işareti bulunan kuruluşlardan biri olan MİTin tarihini (Milli İstihbarat Teşkilatı) ve ona dair bilinmeyenleri içermektedir. Kitabı yazarken, yalnızca MİTe dair merakları gidermeyi değil, bu konuyu araştıracak kişilere kapsamlı bir kaynak sunmak üzere, kimi örgütlenmeler ve eylemleri açıklığa kavuşturmayı da amaçladım.


Tuncay Özkan
Sayfa Sayısı: 558
Baskı Yılı: 2010
Yayınevi: Cumhuriyet Kitapları

4 Şubat 2014 Salı

Aleviliğin Yazılmayan Tarihi - İskender Özdemir



Son yüzyılda Aleviliği yazanlar , hep Aleviliğin öz kaynakları olmadığını ifade etmiş ve onun gerçeğini , özünü yok saymıştır.Farklı uluslara ve ırklara ait hurafelerin bir yansıması olarak kabul edilen Alevilik, hep İslam dışına itilmiş; inanç ve gelenekleri,mitolojik söylemlere boğularak başkalaştırılmaya çalışılmıştır.İnsanımızın, özellikle de gençlerimizin akıllarını bulandırma, bu çalışmaların temel hedefi olmuştur.Günümüzde insanlar, Aleviliğin temel kaynakları konusunda karmaşıklığa düşer olmuş, Aleviliği nerede öğrenmeleri gerektiğini şaşırmış,sürekleri hakkında şüpheye düşmüşlerdir.Şaşkınlık,toplumumuzun büyük bir kısmına musallat olmuştur.

Çok emek verilerek hazırlanmış olan bu çalışma , konu hakkında yeni bir çığır açmaya,insanları Aleviliğin gerçeğine taşımaya namzettir.Yazar, bu kıymetli eseri sayesinde Alevilik hususunda insanların yönünü çevireceği doğru menzili sunmuş bulunmaktadır.

Kitabın herkesin okuması gereken bir kaynak kitap olduğu kanısındayım.Konuların tasnifine ve işleyişine hayran kaldım.Bu bakımdan çalışmanın "Aleviliğin Elkitabı" olarak vasfetmenin daha doğru olacağı kanaatini taşıyorum.

                                                                                                                               İsmail Baki 
                                                                              Alevi Mürebbisi

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...